NÖRAL TERAPİ



Nöral terapinin tarihçesi
Nöral terapi vücudun belirli bölgelerine lokal anestezik madde kullanılarak yapılan düzenleme (regülasyon) tedavisidir. 1881 de lokal anesteziklerin ilk olarak tanınmasından sonra bu ilaç grubu küçük cerrahi müdahalelerde ve sinir blokajları için kullanılmaya başlanmıştır. 1928’den sonra lokal anesteziklerin yapıldığı yerden daha uzak bölgelerde iyileştirici etkileri farkedilmeye başlanmış ve bununla ilişkili bildiriler başlamıştır. Birbirinden bağımsız faklı kişiler tarafından lokal anesteziklerin etkileri ve faydaları üzerine raporlar yayınlanmış, farklı lokal anestezik ilaçların keşfi ile gelişim devam etmiştir.
Ülkemizde nöral terapi ilk olarak Prof. Dr. Hüseyin Nazlıkul tarafından uygulanmış olup Nazlıkul Hoca ilk uyguladığı tarihten itibaren eğitimler de vererek pek çok hekime bu tedavi becerisini kazandırmıştır. Şu anda Türkiye’de sertifasyon eğitimleri devam etmektedir.
Günümüzde etki mekanizması klinik çalışmalarla ortaya konulmuş olan nöral terapi hem tedavi hem de koruyucu hekimlikte kullanılabilen bir yöntem olarak ön plana çıkmıştır.   

Nöral terapinin etki mekanizması
Hastalık oluşumunda geçerli olan mekanizmalardan biri hücrelerin ve dokuların iyi oksijenlenmemesidir. Bunun sebebi sinir sisteminin hastalık oluşturucu etkenlere bağlı olarak damar etrafında uyarılar oluşturarak damarın daralmasını sağlaması ve böylece dokuya yeterli oksijen taşınamamasıdır. Nöral terapi uygulama tekniği kendiliğinden (otonom) çalışan bu sinir sisteminin düzenlenmesi temeline dayanır.
Nöral terapinin etki mekanizmasını açıklayan bir diğer mekanizma ise tüm vücutta sinir iletiminde yaptığı düzenlemedir. İnsan vücudu tamamen birbiri ile ilişkili bir yapıdır. Bu ilişki yine otonom sinir sitemi denen sinirsel ağ ve fasya dediğimiz zarlar aracılığı ile olur. Bu yapıların herhangi bir yerindeki aksaklık sistemin tamamında etkiler ortaya çıkarır. Nöral terapide temel amaç aksaklıklara neden olan hücre elektriksel özelliğini düzelterek tüm sistemin kendini düzeltmesini sağlamaktır. Nöral terapi bu iki etkisi sayesinde kan dolaşımı, lenf dolaşımı ve sinirsel iletimi normale döndürür.  Böylece dokunun kan dolaşımı artınca beslenmesi artmış olur, lenf dolaşım artınca doku zararlı maddelerden temizlenir, sinir iletisi düzenlenince ilgili doku da daha düzenli çalışır. Dolasıyla, beslenen temizlenen ve düzenli komut alan dokunun kendini iyileştirme kapasitesi artar.

Nöral terapi uygulama şekli
Nöral terapi bir enjeksiyon tedavisi olmasına rağmen beklenen etki verilen ilaçtan değil, uygulanan bölge ve ilacın yarattığı regülasyondan sağlanır. Tüm bu özellikleri nedeniyle nöral terapi hastalığın hem oluşma hem de gelişme dönemlerinde tedaviye katkı sağlamaktadır. Kullanılan ilaç kesinlikle kortizon değildir. Lokal anestezik denen diş hekimlerinin diş uyuşturmada kullandığı ilaçlardandır. Hatta bu ilaçlar serum fizyolojik denen vücut sıvısına eşdeğer sıvılarla daha da seyreltilerek kullanılır. Uygulamada birkaç teknik kullanılır. En fazla kullanılan teknik insülin ve mezoterapi iğneleri ile yapılan cilt altı uygulamalardır. Ayrıca kas içi, ganglion, eklem içi uygulamalar da mevcuttur. Uygulama sırasında hafif ağrı hissedilmekle beraber verilen ilaç zaten lokal anestezik olduğu için ağrı hemen geçer.
Kullanılan lokal anestezikler en çok lidokain ve prokaindir. Etki süresi lidokainde 2 saat prokainde 30 dk olduğu için uygulama sonrası uyuşma gibi hisler olursa etki süresi sonunda bu hissin biteceği hastaya söylenir. Nöral terapinin etkin olabilmesi için kullanılan ilaç içinde vazokonstrüktör denen etraf damarları büzecek ilaçlar (adrenalin gibi) olmamasına dikkat edilir.

Nöral terapi kimlere uygulanır
Nöral terapi her yaşta hastaya uygulanabilir. Tansiyon, şeker hastalığı, kalp hastalığı gibi hastalıklar tedaviye engel değildir. Sadece kan sulandırıcı kullanan hastalarda bazı uygulamalarda dikkatli olunması gerekir.

Nöral terapi kimlere uygulanamaz
Yapısal bozukluğun yerleşik olduğu doğuştan kalça çıkığına bağlı ileri kireçlenmeler, dizlerde protez ihtiyacı olan ileri kireçlenmeler, ameliyat edilmesi gereken barsak tıkanıklığı, apandisit gibi durumlarda nöral terapinin etkinliği düşüktür.
Organların fonksiyonlarının tamamen kaybedildiği karaciğer yetmezliği, böbrek yetmezliği gibi durumlarda da nöral terapinin etkinliği çok düşeceği için yapılması önerilmez.

Nöral terapi ile ortaya çıkabilecek durumlar
Uygun tekniklerle, dikkatli bir şekilde ehil elde yapılan nöral terapide majör komplikasyon beklenmez.  Ancak kanama bozuklukları olanlar, kan sulandırıcı kullananlarda uygulama sonrası kanama olabileceği için bazı teknikler kullanılmaz.
Nöral terapide lokal anestezikler kullanıldığı için bu ilaçlara allerjisi olan hastaların yaptırması uygun değildir. Bu nedenle seans öncesi hastaya diş tedavisi yapıp yapmadığı, bu tedavi sırasında dişine uyuşturma yapılıp sorun olup olmadığının sorgulanması yeterlidir. Hastalarımızın pek çoğu önceden diş tedavisi aldığı için bu sorun kolaylıkla bertaraf edilebilmektedir.
Kanser cerrahisi geçirmiş ve lenfödem olmuş hastalarda lenfödem olan kol veya bacağından enjeksiyon yapılması yasaklandığı için yapılmamalı veya çok dikkatli yapılmalıdır.
Nöral terapi uygulanması sırasında her enjeksiyonda olduğu gibi asepsi ve antisepsi kurallarına uyulması yani tek kullanımlık enjektör ve enjektör ucu kullanılması, uygulama yerlerinin alkolle temizlenmesine dikkat edilir.

Nöral terapi kaç seans yapılır
Seanslar arasına en az 48 saat koymak uygundur. Hastaya göre değişmekler beraber başlangıçta haftada 2 olacak şekilde tedaviye başlanır sonra gerekirse haftada bire düşülebilir. Toplam seans da yine hastanın klinik gidişi ile ilişkilidir. Genellikle 6 ile 12 seans yeterli gelmektedir.

Nöral terapi ile tedavi edilebilen hastalıklar
-Migren ve baş ağrıları
-Bel ve boyun fıtıkları
-Omuz ağrıları (impingement sendromu, adeziv kapsülit, kireçlenmeler)
-Diz kireçlenmeleri, menisküs ve bağ lezyonları, sporcularda görülen diz travmasına bağlı durumlar
-Fibromiyalji ve diğer yumuşak doku romatizmaları (myofasial ağrı sendromu)
-Kronik yorgunluk sendromu
-Tenisçi dirseği, golfcü dirseği gibi dirsek problemleri
-Sinir basısına bağlı hastalıklar (karpal tünel sendromu, priformis sendromugibi)
-Yüz felci
-Trigeminal nevralji
-Huzursuz bacak sendromu
-Bacaklarda dolaşım bozuklukları (damar tıkanıklıkları, varisler)
-Diyabet gibi hastalıklara bağlı nöropatik tablolar, nöropatik ağrı
-Astım ve allerji durumları
-Bağışıklık sistemini güçlendirmek için
-Kronik sinüzit, kronik otit gibi kronik enkeksiyon durumları
-Zona hastalığında hem hastalığı hem de ağrıyı gidermek için
-İnfertilite
-Barsak hastalıkları (irritabl kolon sendromu, kronik kabızlık, gaz şikayetleri, karın ağrıları gibi)
-Depresyon, anksiyete, uyku bozuklukları
-Kronik pelvik ağrılar
-Tedaviye dirençli ve tekrarlayan üriner sistem enfeksiyonları ve disüri (idrar yanması) durumları
-Hormonal hastalıklar (guatr, menopoz yakınmaları, adet düzensizlikleri)
-Sağlıklı yaşam için toksinlerden arınma ve antiaging

Oldukça geniş bir kullanım alanı olan nöral terapi kısa sürede cevap alınabilecek bir tedavi şeklidir. Hem tedavi edici hem de koruyucu hekimlik alanlarında kullanım alanı bulduğundan son yıllarda önerilen tedavi şekillerinden biri olmuştur.