KALÇA  AĞRILARI



Kalça eklemi yük taşıyan bir eklem olarak ağrılı olduğu durumlarda yaşam kalitesini oldukça olumsuz etkileyen bir durum yaratır. Kalça bölgesindeki ağrılar kalça ekleminin kendisine ait hastalıklara bağlı olabileceği gibi kalça etrafı kas, tendon bursa gibi yumuşak doku patolojilerine de bağlı olabilir. Yine kalça dışında bel veya diz eklemi bölgelerinden yansıyan ağrılar da kalçada hissedilebilir.

Kalça eklemi top çukur eklem yapısındadır ve vücudun en büyük eklemidir. Kalça aynı zamanda vücudun en hareketli eklemlerinden biridir. Kalça eklemini kullanırken yani yürürken veya koşarken kıkırdak yastıkçıklar kemiğin soket (yuva) içinde sürtünmesini engellerler. Ancak yaşla veya aşırı kullanımla kıkırdak yapı hasarlanabilir, beraberinde kas veya tendon gibi yumuşak dokular da zarar görebilir. Ayrıca özellikle kemik erimesi olanlarda büyük veya küçük yaralanmalara bağlı olarak kalça kemiğinde kırık veya çatlaklar olabilir. Tüm bunlar kalçada ağrıya yol açabilir.

Kalça bölgesinde en sık ağrıya neden olan olayları aşağıdaki şekilde sıralayabiliriz.

1. Kireçlenme: Kalçada en sık ağrıya neden olan durumdur. En fazla görülen sebebi doğumsal olarak kalçada gelişim bozukluğuna ikincil olarak ortaya çıkan kireçlenmelerdir. Bunun yanında iltihaplı romatizmal hastalıkların en çok tutuğu eklemlerden biri olması bakımından kalçada ikincil kireçlenmeler gelişebilir. Yine geçirilmiş travmalar ve kırıklar da kireçlenmeye neden olabilir.

2. Artritler (romatizmal hastalıklar): İltihaplı romatizmal hastalıklar (romatiod artrit, ankilozan spondilit gibi) kalçaları sık olarak tutabilirler.

3. Kalça kırıkları: Özellikle yaşlılarda kemikte kırılganlığın arttığı durumlarda düşmeler sonrası kalça kırıkları gelişebilir.

4. Bursitler: Kas ve tendonları koruyan içi sıvı dolu yastıkçıların zorlanması, aşırı kullanımı sonucu inflamasyon gelişebilir ve kalça ağrısına yol açabilir. Özellikle kalça yan tarafında çıkıntılı kemik üzerindeki bursanın inflamasyonu (trokanterik bursit) ile kalçada ağrı olması oldukça sık rastlanan bir durumdur.

5. Kas ve kiriş (tendon) zorlanmaları aşırı kullanım sonucu veya travma sonucu ortaya çıkabilir ve kalça ağrısı yaratabilir.

6. Kalça sıkışma sendromu (Femoroasetabuler impingement sendromu): Kalçadaki top şeklindeki başın yapısal olarak kalın olması veya yuva bölümünün yapısal olarak sığ olması soncu özellikle gençlerde ortaya çıkan bir durumdur.

7. Kanserler: Kalça kemiğinin kendisine ait veya başka bir bölge kanserinin yayılması şeklinde tutulum da kalça ağrısına yol açar.

8. Avasküler nekroz: Kalça kemiğinin kan akımının bozulmasına bağlı olarak kemik hücrelerinde ölüm sonucu kalça ağrıları gelişebilir. Doğuştan kalça çıkığı veya uzun süreli kortizon kullanımı gibi çok farklı nedenlere bağlı gelişen bu durum kalçada ağrı yapar.

9. Enfeksiyonlar: Kalça eklemi veya etrafındaki yumuşak dokular akndolaşımı çok zengin bölgelerdir ve bu bölgeler enfeksiyon ajanlarına fazlaca maruz kalabilirler.

10. Yansıyan ağrılar: Kalça veya diz problemleri dışında leğen kemiği içinde yer alan organların hastalıkları da kalçaya yayılabilir. Yine böbrek hastalıklarında da kalçaya yayılan ağrı görülebilir.

11. Doğumsal bozukluklar: Doğuştan kalça çıkığı, kalçada yapısal deformiteler de ilerleyen zamanlarda kalça ağrılarına yol açabilir.

12. Damar ve sinir patolojileri: Kalça eklemine yakın geçen damar veya sinirlerin sıkışması veya damarsal patolojilere bağlı problemler kalça bölgesinde ağrıya neden olabilir.

Kalça ağrılarında belirtiler

Kalça bölgesinde en fazla görülen belirti ağrı ve hareket kısıtlılığıdır. Buna bağlı hastanın yürüme yeteneği olumsuz etkilenebilir. Ağrının dizden geldiği hissedilebilir veya dize yayılma potansiyeli nedeniyle hasta diz ağrısı ile de gelebilir.

Kalça ağrılarında tanı

Kalça ağrılarında, arının özelliklerinin sorgulanması, geçirilmiş travma veya doğumsal patolojilerin varlığı araştırılmalıdır. Eşlik eden sistemik belirtiler (ateş, kilo kaybı, gece ağrısı gibi) dikkatle değerlendirilmelidir. Bu belirtilerin varlığında kan tetkiki ile inceleme eklenmelidir. Kalça problemlerinin birçoğu direkt grafi ile tanınabilir. Ancak kalça muayenesi sırasında yapılan manevralarla kalçada ağrının yeri saptanamıyorsa, kalça çok derin bir eklem olduğu için tanıda şüpheye düşülmesi mümkündür. O zaman ileri görüntüle yöntemleri (MR, tomografi, sintigrafi) de kullanılabilir. Fizik muayenede hasta yürüyüşü, komşu eklemlerin muayenesi, palpasyonla hassasiyet ve nörolojik muayene önemlidir.

Kalça ağrısının tedavisi

1. İlaçlar: Kalça ağrılarında ağrının azaltılması için ilaçlar kullanılabilir. Bu amaçla ağrı kesici/antiromatizmal ilaçlar, kas gevşeticiler, yardımcı (adjuvan) ilaçlar, zayıf opioidler kullanılabilir.

2. İstirahat: Bir diğer tedavi metodu istirahattir. Kalça yük taşıyan bir bölge olduğu için bölgeden yükün azaltılması amacıyla istirahat uygulanabilir. Kalça ağrılarında travma gibi bir durum dışında direkt yatak istirahatinden ziyade kısa süreli istirahatler önerilir. Örneğin hastaya sabah ve öğleden sonra bir saat yatması önerilir.

3. Tamamlayıcı tıp yöntemleri: Kalça ağrısını kontrol altına almak için tamamlayıcı tıp yöntemlerinden akupunktur, nöral terapi, ozon terapi, mezoterapi, proloterapi kullanılabilir. Kliniğimizde bu tedavilerden akupunktur, elektroakupunktur, nöral terapi ve ozon tedavisi kullanılmaktadır. Bu 3 yöntem düşük yan etki profili, ağrıyı hızlı kontrol etme yeteneği ve bütüncül bakış açısı ile kalça ağrısını oluşturabilecek diğer sistemlerin tedavisine de imkan sağladığı için tercih ettiğimiz yöntemlerdir.

4. Fizik tedavi: Kalça ağrılarında fizik tedavi araçlarının kombine kullanımı uzun yıllardır yapılan ve başarılı tedavi metodlarından olduğu için önerilmektedir. Kas spazmını azaltması, ödemi azaltması, kan akımını arttırması ile kalça bölgesindeki ağrıyı kontrol altına alabilmektedir.

5. PRP: Trombositten zengin plazmanın kalça içine enjeksiyonu ile yapıcı onarıcı tedavi yapılabilir. Ayrıntılı bilgi PRP bölümünde bulunmaktadır.

6. Kalça içi eklem sıvısı takviyesi: Eklem sıvısına benzer mahiyette sıvının kalça içine verilmesi ile gerçekleştirilir. Etkinliği PRP den biraz daha azdır. Ancak PRP’nin yapılamadığı hastalarda tercih edilmektedir.

7. Kortizon tedavisi: Kalça kireçlenmesinde ağızdan kortizon tedavisinin yeri yoktur. Çok nadir olarak ağrılı ataklarda kalçada sıvı artışı ve sıcaklık çok fazla ise hastayı rahatlatmak için kalça eklemi içine kortizon yapılabilir. Sıvının azalmasını takiben diğer tedaviler ile desteklenmesi gerekir.

8. Kıkırdak koruyucu ve destekleyici besin destekleri: Pek çok besin desteği bulunmaktadır ancak bazıları şeker hastalarında uygun değildir veya insülin direncini bozmaktadır. Bu nedenle doktorunuza danışarak kullanmanızı öneririz.

9. Egzersiz: Hem kalçaya yönelik hem de aerobik egzersizlerin yapılması önerilir. Kalçaya yönelik olarak kalçanın stabilitesini sağlayan kasları güçlendirme, ağrılı bacağı germe, derin duyu geliştirici egzersizlerin düzenli yapılması önerilir. Hem ağrı hem de kilo kontrolü için aerobik egzersizler de eklenmelidir.

10. Kilo kontrolü: Yük taşıması nedeniyle verilen her kilo kalçaya binen yükü azaltacağından kilo verilmesi önerilmektedir.

Kalça eklemi koruyucu öneriler:

• Baston kullanarak kalçaya binen yük azaltılabilir
• Ayak deformitesi varlığında tabanlıkla düzeltilmelidir
• Hastalar engebeli alanlarda, yokuş aşağı ve yukarı yürümemelidir
• Yürüme ağrı yapıyorsa kalçaya yük binmeyecek sporlar (yüzme, statik bisiklet gibi) tercih edilebilir.